Cumhuriyet Tarihini Barındıran Bina: Ankara Palas
Ankara Palas ya da diğer bilinen adıyla Devlet Konukevi,
Cumhuriyet'in ilk yıllarının ilginç ortamının gizemini hissetmek, Cumhuriyet
ruhunu mimaride yakalamak isteyenler için bir çekim merkezi olma özelliğini
koruyor. Genel görünüşüyle dikdörtgen biçiminde olan yapı bodrum dahil üç
katlı. Bina betonarme-karkas sistemle inşa edilmiş ve ana giriş aksına göre
simetrik olarak planlanmış. Ortasında büyük bir balo salonu yer alan Ankara
Palas'ta bu salonun bitişiğinde, önünde teras bulunan ve yan bahçeye açılan çay
ve oyun salonu yeralmakta, arkada balo salonundan da erişilebilen bir yemek
salonu bulunmakta.
Otel olarak kullanılan, çoğunluğu tek kişilik altmış konuk
odasından onaltısı ise zemin katın ön sağ ve sol yüzlerine dizilmiş.
Cumhuriyetin ilk yıllarında Mebusan Kulübü olarak yapılması düşünülen Ankara
Palas’ın ilk tasarımı Mimar Vedat TEK tarafından hazırlanmış, binanın yapımına
1924 yılında başlanmış, ancak yapının temeli atıldıktan sonra Vedat Bey işi
bırakınca yarım kalan bina, Mimar Kemalettin Bey’in yeni tasarımına göre
tamamlanmıştı.
Binanın şantiyesinde 13 Temmuz 1927’de hayatını kaybeden
Mimar Kemalettin Bey, yapımı 1927 yılı sonbaharında tamamlanarak işletmeye
açılan Ankara Palas'ın bitmiş halini görememişti. Eski Meclis Binası'nın tam
karşısında yeraldığından, Ankara siyasi kulisinin merkezi konumunda olan Ankara
Palas, 1930'larda milletvekilleri, sanatçılar, gazeteciler burada buluştuğu,
günlük politika tartışmalarının yapıldığı, hatta bazı yasaların taslakları
oluşturulduğu en popüler mekandı. Atatürk de, Meclis konuşmalarından sonra
günün yorgunluğunu bu binada giderir, arkadaşlarıyla burada konuşmalar yapardı.