Sulak alanlar, biyolojik çeşitlilğin ve ekolojik dengenin korunması ve devamlılığının sağlanması yönünden büyük öneme sahip ekosistemlerdir. Yer altı suyunu reşarj ve deşarj ederek, taşkınların yokedici etkisini azaltarak, taban suyunu dengeleyerek bulundukları bölgenin su rejimini düzenlerler. Yine bulundukları çevrenin nem oranını yükselterek başta yağış ve sıcaklık olmak üzere yerel iklim elemanları üzerinde olumlu etki yaparlar. Tortuları, besin maddelerini ve sehirli maddelir alıkoyarak su kalitesini yükseltirler.
Sulak alanlar aynı zamanda tropik ormanlarla birlikte yeryüzünün en fazla biyolojik üretim yapan ekosistemleridir. Bu nedenle, gerek ekolojik değeri, gerekse ticari değeri yüksek değişik türden binlerce canlının yaşamasına olanak sağlarlar. Bu özellikleri itibarıyla tüm dünyanın doğal zenginlik müzeleri olarak kabul edilmektedirler.
Tatlı ve tuzlu su ekosistemleri, geniş sazlık ve bataklık alanlar, bu alanları çevreleyen çayır, mera ve step alanları gibi değişik karakterdeki habitatlardan oluşan Sultan Sazlığı, zengin besin varlığı ile başta su kuşları olmak üzere barındırdığı yaban hayatı yönünden, sadece Türkiye'nin değil Avrupa ve Ortadoğu'nun da en önemli sulak alanlarından birisidir.
Bu özellikleri itibarıyla Sultan Sazlığı sulak alanlar ekosistemindeki karmaşık ilişkiler ve doğanın yaratıcı gücünü ustalıkla sergileyen eşi bulunmaz dev bir açık hava laboratuvarıdır. Bu nedenle, ünü ülke sınırlarını aşan alanı, her yıl binlerce doğa sever kuş gözlemcisi, bilim adamı ve araştırmacısı ziyaret etmektedir.
Sultan Sazlığı, yarı kurak ve kurak iklimin hakim olduğu İç Anadolu Bölgesinde yer almakta olup, kararlı bir taban suyu ve sürekli nemli bir ortam yaratarak, kurumuş bozkırlar arasında güzel bir vaha görünümü sergilemektedir. Bu durum, yaz ortası ve sonunda hayvanların beslenmesine olanak sağlayan elverişli bir ortam oluşturmaktadır.